Frank Underwood aşağılık bir adam. Üç mevsim sallanan, manipüle eden ve zorlayan bir dönemden sonra, bu kelimelerin karakterini tanımlamanın adil bir yolu olmadığını güvenle söyleyebilirim. Hayır, Frank Underwood bir katildir. Sezon 1'den beri, Frank bir şeyi çok net bir şekilde ortaya koydu. Onu geçersen, hatta onu geçmeye bile tehdit ediyorsan, kendi hayatınla kumar oynuyorsun. Kate Mara'nın şovdaki karakterinde olan da buydu. Zoe Barnes'ın House of Cards'da nasıl öldüğünü hatırlamıyor musun? Seni aydınlatmamı sağla. Bir muhabir olan Zoe, Frank'in uğraştığı kirli işi keşfetmeye tehlikeli bir şekilde yaklaşmıştı, bu yüzden durumu düzeltmek ve açıkçası kendi kıçını kurtarmak için Frank soğuk kanda Zoe'yi öldürdü.
Dizinin başlangıcında, Zoe Washington DC'deki başarısız bir basım gazetesinin çok az tanınan bir muhabiriydi. Gerçek zamanlı olarak, gerçek politika hakkında rapor verme konusunda daha büyük istekleri vardı. Çabuk şantajdan sonra Zoe, Frank Underwood'u Beyaz Saray ile temasa geçti. Daha sonra siyasi gazetecilik merdiveni yükseldi, o kadar hızlı hareket etti, ne olacağını göremedi.
Ne yazık ki, ne olduğunu görmemek, Zoe'nin sonunu getiren şeydir. Frank'le yaptığı bir toplantıda Zoe, örtbas etmeye çalıştığı politik bir konuda onu sorgulamaya başladı. Peter Russo'yu öldüren Frank olduğunu anlamaya yaklaşıyordu, o yüzden Frank onu öldürerek kendini koruma ihtiyacını hissetti. Toplantıları sırasında, Zoe en azını beklediği zaman, Frank onu gelen bir trenin önüne iterek anında öldürdü.
Gerçekten ne olduğunu bilmeyen medya, ölüm sanki bir kazaymış gibi rapor etti. Her zaman yönetilen Frank, kameraların o sırada nerede olduğunu biliyordu, bu yüzden Zoe'nin ölümünün kaydı, tren yoluna girmiş gibi görünüyordu - bir faul oyunundan değil. Ancak, Lucas Goodwin ve Janine Skorsky, aradığı cevaplara yaklaşmakta olduğunun farkındayken, ölümü fark edilmedi. Maalesef, Lucas hapse atıldığından ve Janine sessiz kaldığından beri hiçbir şey bulamadı.
Peki, Frank’in Zoe’yi öldürmekle ilgili bir özelliği var mı? İçimden bir ses bana geceleri iyi uyuduğunu söylüyor.